Malta köşkündeki sabah kahvaltısından sonra babamın bana söz verdiği şekilde “1nci Redbull Soapbox Race”i seyretmeye gittik. Malesef yıldız parkının güzel yeşillikleri bizi öylesine büyülemişti ki, geç kaldık.
Önce maçka ve ıhlamur arasında her ara sokakta ve otopark alanında yer aramakla uğraştık ve yaklaşık bir 45 dakika sonrasında yer bulabildik.
Akabinde olabildiğince hızlı bir şekilde koşturduk yarışın organize edildiği alana,
Geç kalmanın getirdiği etki ile her yer dolmuştu bile,
Kendimize tepelerden birinde yer bulduk ve geçecek yarışçıları görebilmek için dua ettik :(
İlk bir kaç yarışçı’nın geçmesi ile başlayan yarışta yerimizi beğenmedik ve yer değiştirdik, önden göremesek de bu komik arabaları arkadan görelim dedik
Şansımıza görebildiğimiz yarışmacılardan birisi de babamın çalıştığı şirketinden di,
Birkaç yarışmacı daha eklendiğinde artık yorulmaya başlamıştım. Sağolsun amcam bana bu konuda destek oldu ve,
yarışmayı seyretmeye devam ettim.
Geçen bir kaç arabayı daha seyretttikten sonra bu işin bu kadar uzak mesafeden tadı kalmadı.
Saatlerin artık Bursa’ya dönüş vaktine yaklaşması, yarış organizasyonun çok beceriksiz oluşunu da hesaba katarak çıkışa doğru yöneldik. tam o anda maçka parkı içinde çalışan teleferik’i gördüm.
ve annem söz verdi yazın Uludağ’a teleferikle çıkacağız. :)
Güzel ve yoğun bir hafta sonunu böylece bitirdik. Başlıkta dediğim gibi bir haftasonu böyle geçti.
:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder